Saturday, March 18, 2006

HUSSEIN CHALAYAN

Latin alfabesinin kullanıldığı dillerde, Latin alfabesi dışındaki alfabeleri kullanan dillerdeki isimler İngilizce’ye çevrilerek yazılıyor. Yani Arapça, Japonca, Çince, Rusça isimler kendi dillerindeki yazılışlarının harfi harfine Latin alfabesine çevrilmesiyle değil, okunuşlarının Latin alfabesinde kodlanmasıyla başka dillere aktarılıyorlar. Salman Rushdie gibi, Aijaz Ahmad gibi. Latin alfabesi kullanılan dillerdeki isimler ise eğer o dilde yerleşik başka bir karşılıkları yoksa aynen kalıyor. Biz bu yüzden Dostoyevski, Konfüçyüs diyoruz ama Pikasso demiyoruz. Türkçe Latin alfabesiyle yazılıyor. Yani Arapça ya da Çinceden farklı olarak, Türkçe isimler neredeyse Türkçe’de yazıldıkları gibi yabancı dile çevrilebiliyor. Bazı dillerde ü, ö, ç, ş harfleri bulunmadığı için bunlar u, o, c, s gibi yazılıyor vb. Bu yüzdendir ki benim pasaportuma yabancı vize vurduklarında Sadaf Ozgah yazmıyorlar, Sedef Ozge yazıyorlar. Tersi cehalet olurdu. Onlara benim adımın Arapça değil Türkçe olduğunu ve Arap alfabesiyle değil Latin Alfabesiyle yazıldığını hatırlatmak zorunda kalırdım korkarım.

Hussein Chalayan...

Anlaşılır şey değil.

No comments: